Expat & Göç Danışmanlığı - Göçmen ve Expat Online Psikolojik Danışmanlık

Expat & Göç Danışmanlığı

Aidiyet hissiniz bizim için önemli…

Yurtdışında Yaşayan Türkler için Göç/Expat Danışmanlığı Nedir?

Daha iyi koşullar, daha iyi bir yaşam ve hayallere ulaşmak adına göç edilebilmekte ve göç etmeyle birlikte bir takım sıkıntılar doğabilmektedir. Bu sıkıntıların çözülerek gidilmesi halinde uzun vadede güzel bir hayat oluşabilir. Ancak başlarda bu kolay olmayabilir. İnsanın önceden edindiği kimliği ve kültürü, alışkın olduğu yaşam koşulları, yeni koşullara göre değişmesi gerekebilir. İşte bu noktada yalnızlık, iç çatışma ve kaygı başlayabilir. Kişi bunlarla ilgili bilgili ve hazırlıklı değilse, bunlar başladığında altta yatan bir takım psikolojik sıkıntılar tetiklenip, açığa çıkar. Göç etmeyle birlikte uyum problemleri, kimlik çatışması, ilişki problemleri, aile içi çatışmalar, parçalanmalar, kültür çatışması, izolasyon, içe kapanma, depresyon, panik atak…vs. gibi psikolojik sıkıntılar görülebilmektedir. Bu kişiler yaşadıkları ülkede psikoloğa veya danışmana gitseler de yaşanan kültür farkı nedeniyle yeterince anlaşılamamakta ve yanlış tanı alıp yanlış yönlendirilebilmektedirler. Bu durum kişilerde aşırı yalnızlık, tükenmişlik ve bunun tetiklediği depresyon, kaygı, kendine güvensizlik, işlevselliğin bozulması gibi sıkıntılar gösterebilmektedirler. Bu psikolojik durum vatandaşlarımızın zekâ ve yeteneklerini sergilemelerini ve mutlu, kaliteli bir hayat sürmelerini engellemektedir.

Danışmanlık Süreci Nedir ve Nasıl İşler?

Göçmen Danışmanlığı, yurtdışında yaşayan vatandaşlarımıza yönelik uzmanlarca verilen danışmanlık hizmetidir. Kişilerin yerleştikleri ülkeye uyum sağlamalarına, kimlik çatışmalarının, yaşadıkları stres ve psikolojik sıkıntıların üstesinden gelmelerine, psikolojik hastalıklardan korunmalarına, kriz yönetimlerine, kaliteli ve doyumlu bir yaşam kurmalarına destek olan bir süreçtir. Bu süreçte, Uzman Danışmanlarımız sizleri düzenli aralıklarla görerek hedeflenilen duruma ulaşmanıza destek olur. Göç danışmanlığı kişilerin kendi dillerinde ve kaliteli bir hizmet almalarını sağlar.

Yurtdışında Yaşamanın Ruhsal Sağlık Üzerine Etkileri Nelerdir?

Göç yaşantısı ile psikolojik bozukluk arasında önemli bir ilişki vardır(Doğan 1988:33). Farklı kültürden kişilerle iletişim bir süre kısıtlı olur. Bu kısıtlılık kişilerin ilişkilerinde strese girmelerine sebep olur ve bu stres psikolojik sağlığı bozabilir. Kişinin ailesinden ve kültüründen ayrılması, gidilen ülkede kültürel farkların büyüklüğü kişide uyum problemi yaratmaktadır. Tüm bunlar onun yalnızlık, yabancılaşma ve kendini değersiz görme gibi duyguları yaşamasına neden olabilmektedir (Kuo 1976; Akt: Doğan 1988:34).

Yurtdışında Yaşamanın Getirdiği Psikolojik Rahatsızlıklar Nelerdir?

  • • Depresyon,
  • • Travma Sonrası Stres Bozukluğu,
  • • Sosyal İzolasyon,
  • • Kaygı Bozuklukları (panik atak, obsesif kompulsif bozukluk…vs.),
  • • Öfke Kontrol Güçlüğü,
  • • Kimlik Çatışması,
  • • Alkol ve Madde Bağımlılığı ve Kullanım Bozuklukları,
  • • Paranoid Bozukluk,
  • • Diğer Bozukluklar.

Yurtdışında Yaşayan Türklerin sık yaşadıkları duygular nelerdir?

  • • Yabancılık Duygusu: Tüm göçmenler, göç ettikleri ülkede birer yabancıdırlar. Göçmeninin dünyasındaki her şey, iklim, çevre, kültür, dil farklıdır. Kişinin dış dünyasında çok somut olan bu yabacılık durumu onun iç dünyasına da yansır. Kendi iç dünyasına da yabancılaşarak bir şeye ve bir yere ait olamam duygusu yaşar.
  • • Yalnızlık Duygusu: Yalnızlık duygusu, kişinin bilinçli ya da bilinçsiz geride bıraktığı yakınlarının yokluğu ve onları bırakmasından ötürü kendini suçlu hissetmesinden kaynaklanır. Bu yalnızlık duygusu, üzüntülü bir anda olduğu kadar sevinçli bir anda da görülebilir.
  • • Boşluk Duygusu: Göçmen kişi zaman zaman, bilinçli ya da bilinçsizce geçmişte bıraktığı şeylerin yokluğunu hisseder.
  • • Özlem Duygusu: Göçmen bilinçsiz olarak kişileri, doğayı, burada olmayan ve orada olan her şeyi özler. Özlem, kimi zaman göçmenin kişiliğinin bir parçası haline gelir.
  • • Kişilik Sorunu: Kişinin kendi ülkesindeki kişiliği ile yeni ülkedeki kişiliği çatışır. Zaman zaman düşmanlık duyguları içinde bocalar. İki ayrı kültürün kişinin benliğinde çatışması, göçmenin çocuklarının giderek yeni toplumun bir parçası olması ile derinleşir.
  • • Köksüzlük: Göçmen zaman zaman bir yere ait olmama duygusu içinde bocalar. İçinde yaşayıp kök saldığı toplumdan ve onun verdiği güvenden yoksundur.
  • • Anavatandaki Değer Yargılarının Aşağılanması: Göçmen eski toplumunda doğal ve önemli olan yargılarının yeni toplumda anlamsızlaştığını görür. Yeni topluma kök salabilmek için eski toplumun değer yargılarını aşağılamaya başlar. İki toplumun değer yargıları arasında yaptığı kıyaslama, göçmenin iç dünyasında ve aile yaşamında çelişkilere neden olur.
  • • Aşağılık Duygusu: göçmen kendi dilinin, yaşayış biçiminin, çalışma yaşamındaki ve boş zamanlarındaki alışkanlıklarının çevreyle ilişki biçiminin eskisi gibi anlam taşımadığını ve aynı değerde sayılmadığını fark eder. Kendini yetersiz ve yeteneksiz hissetmeye başlar. Dil yetersizliği bu duyguyu güçlendirir. Kişi önceki yaşamında bu duyguyu, belki de, çok kısa bir süre için hissetmiştir, Ama kaldığı ülkede sık sık yaşar.
  • • Anadilinin Aşağılanması: Dil kişiliği, kişinin kendine verdiği değeri, duyguyu ve güveni etkileyen bir duygudur. Göçmen yeni topluma uyum sağlamak için yepyeni bir dil öğrenmek zorundadır.
  • • Kuşkuculuk: Yeni bir ülkede, yeni bir toplum içinde, sık sık bilinmeyenle karşı karşıya kalan göçmende kuşku duyguları yoğunlaşır. Kuşkuculuk bir davranış biçimi olmaya başladığında tehlikelidir. Giderek nevroz ve psikoz durumlarına yol açar.
  • • Kırgınlık: Zaman geçmesine karşın bir türlü geri dönüşü gerçekleştiremeyen göçmen kırılır. Çoğu zaman çevresindeki insanları, ailesini, dostlarını kırar ve mutsuz eder.
  • • Suçluluk Duygusu: Göçmen yeni ülkeye geldiğinde geride bıraktığı kişiler ve değerler karşısında suçluluk duygusuna kapılır. Ya da yeni yaşamında mutlu olması gerektiği halde, mutlu olmadığı için suçluluk duygusu altındadır.
  • • Önyargı: Yeni ülkenin doğal bir parçası olmayan göçmen, ülke ve topluma karşı olumsuz duygu ve davranışlar içine girer ve ön yargılı davranır.

Göçün aşamaları nelerdir?

GGidilen ülkede kalış süresine göre uyum aşamaları vardır. Bunlardan birinci aşama, 6 aylık süreyi, ikinci aşama 6-18 ayları, üçüncü aşama ise, 18. Aydan ayrılıncaya kadar geçen süreyi kapsamaktadır. Bu görüşe göre, her aşama göçmenlerin uyum derecesini belirlemektedir. Amerika’da yaşayan kişiler üzerinde yapılan bir çalışmaya göre; İlk aşama boyunca göçmenler, Amerika’ya uyum yaşantılarını pozitif yönde görmekte, başarılı ve rahat olduklarını belirtmektedirler. İkinci aşamada (kriz aşaması), öğrenciler olumsuz düşünceler içerisindedirler. Kendini uyumsuz, yalnız ve umutsuz hissetmektedirler. Üçüncü ve son aşamada ise başarılı bir uyum dönemi geçirmektedirler.

Dünyada Türklerin bulunduğu ülkelerin Türk nüfusuna göre sıralaması nedir?

Toplam nüfus 80 milyon.


Ülke Nüfus Sayısı
Türkiye 65.000.000
Almanya 2.193.000 – 3.500.000
Bulgaristan 746.664-1.000.000
Irak 500.000-3.000.000
Fransa 225.000 – 500.000
Hollanda 385.000 – 450.000
Birleşik Krallık 56.000 – 500.000
Özbekistan 200.000
Suriye 65.000 – 750.000
A.B.D. 500.000
Yunanistan 130.000 – 200.000
Avusturya 55.000 – 250.000
Belçika 53.000 – 300.000
Avustralya 55.000 – 100.000
Rusya 95.430 – 150.000
Suudi Arabistan 26.000 – 150.000
İsviçre 45.000 – 100.000
Makedonya 77.959 – 200.000
Kosova 50.000 – 80.000
Romanya 44.500 – 85.000
Kanada 24.000
Azerbaycan 43.400
Mısır 38.000
Danimarka 31.000
Norveç 15.000
İtalya 13.500
Ukrayna 9.180

Expat & Göç Danışmanlığı
Top